Gövde, kök ile yaprak arasında kalan sürgün sistemi bölümüdür. Görevleri; yaprak, çiçek, yan dallar vb. kısımları taşımak, kökler ile alınan su ve minerallerin en uçtaki yapraklara kadar iletilmesini sağlamak ve fotosentez sonucu sen- tezlenen besini bitkinin diğer organlarına iletmektir. İletim demetleri gövdede iyi gelişmiştir.
Yapraklarla beraber genç bitkilerin klorofil taşıyan gövdeleri de fotosentez yapar. Ayrıca bazı bitkilerin gövdeleri depolama, tırmanma, eşeysiz üreme vb. görevleri yapabilmek için özelleşmiştir.
Gövdenin boyca büyümesi ve yeni dokuların oluşması, tepe tomurcuğundaki uç meristemin bölünmesi ile gerçekleşir. Tepe tomurcuğunu koruyucu pullar kuşatmıştır. Mevsim koşullarının uygun olduğu ilkbaharda tepe tomurcuğunu koruyan pullar dökülür ve bitkide boyca uzama başlar. Bitkinin boyca uzaması, güneş ışığından daha çok yararlanmasını sağlar.
Bitkinin gövdesi üzerinde yaprağın çıktığı yere nodyum (düğüm) denir. İki nodyum arasında kalan bölgeye de internodyum (düğümler arası bölge) denir. Her bir yaprağın gövdeye bağlandığı, bir açı oluşturan bölgede bir yanal tomurcuk (koltukaltı tomurcuğu) bulunur. Yanal tomurcuklar, nodyumlar üzerinde oluşan tomurcuklardır ve yanal sürgün oluşturabilen yapıdır. Yanal tomurcukta bulunan meristemlerin bölünmesiyle gövdede yaprak taşıyan yapılar oluşur.
Bu yanal sürgün yapısı dal olarak isimlendirilir: Sonbahar başlarında, nodyumda bulunan yapraklar dökülür ve burada bir iz oluşur. Bu, yaprak izidir. Tepe tomurcuğu, bir yıl büyüdükten sonra koruyucu pullarla yeniden kaplanır. Bu oluşan pulların izleri, tomurcuk izi olarak halkalar şeklinde gözlenebilir. İki tomurcuk izi arasındaki boyca uzama bölgesi bir yıllık boyuna uzama bölgesini oluşturur.

Bitki sürgün ucunun zarar görmesi durumunda yanal tomurcuklar büyümeye başlar. Büyüme sonucunda yanal sürgün yapısı olan yeni bir dal oluşur. Budanmış ağaç, çalı ve üst kısımları koparılmış ev bitkilerinin boyca uzamayıp çalımsı görünüm almasının nedeni budur.
Genel olarak iki tip gövde vardır. Bunlar otsu gövde ve odunsu gövdedir. Otsu gövdeler; odun ve kabuk bulundurmayan tek yıllık bitkilerdir. Bu gövdelerde büyüme sadece boyuna gerçekleşir. Tek çenekli bitkiler ile bazı çift çenekli bitkiler, otsu gövde yapısındadır. Buğday, lale, zambak, mısır, çim otsu gövde yapısına sahip bitkilerdir.

Odunsu gövdeler ise kalın yapılıdır ve koruyucu bir kabuk bulundurur. Çift çeneklilerin çoğunda odunsu gövde vardır. Odunsu gövdeli bitkilerde hem enine hem de boyuna büyüme görülür. Enine büyüme sonucunda gövdede yaş halkaları meydana gelir. Ağaçlar odunsu gövdeye sahip bitkilere örnektir.

İletim demetlerinin gövdedeki durumuna göre tek çenekli ve çift çenekli bitkilerde farklılıklar bulunur. Tek çenekli bitkilerin gövdesinde iletim demetleri dağınık hâldedir. Kambiyum yapısı bulunmayan bu bitkiler enine büyüyemezler. Korteks ve öz bölümleri de bulunmaz.
Çift çenekli bitkilerin gövdesinde ise iletim demeti kambiyum etrafında düzenli olarak sıralanmıştır. Kambiyumun dış kısmında floem, iç kısmında ise ksilem bulunur. Kambiyum enine büyümeyi sağlar. Çift çeneklilerde korteks ve öz bölgesi bulunur.
