Kulağımız hem işitme hem de dengeden sorumlu olduğu için kulak sağlığının bozulması sonucu işitme ve dengeye bağlı olarak farklı hastalıklar meydana gelir.
Denge bozukluklarından biri vertigo hastalığıdır. Vertigo hastalığının belirtileri sersemleme, baş dönmesi, kusma, göz kararması, gözlerini açamama gibi denge duygusunun kaybolmasıdır. Vertigo, migren, multiple skleroz (MS), otoimmun iç kulak hastalığı, beyin damar hastalıkları, iç kulağı etkileyen soğuk ve travma gibi durumlar, bazı antibiyotik türlerinin kullanılması, iç kulakta bulunan ve dengeden sorumlu olan sıvılardaki basıncın mikrobiyotik oluşumlar nedeniyle artması gibi beyinden veya kulaktan kaynaklanan sebeplerle gelişebilir. Hastanın kulak-burun-boğaz, nöroloji, dâhiliye, fizik ve tedavi alanlarında geçirdiği hastalıkların varlığı tespit edilerek hastaya özgü tedaviler uygulanmaktadır.
Kulak hassas bir organdır. Mikroplara ve mekanik etkilere karşı çok duyarlıdır. Orta kulak iltihabı, kulak zarı sertleşmesi, yüksek şiddetteki sese maruz kalma veya yaşlılığa bağlı olarak ortaya çıkan işitme kayıplarının nedeni, tam olarak belirlenmeli ve uygun tedavi yöntemi seçilmelidir.
Bireyin toplum içindeki ilişkileri büyük ölçüde konuşma ile düzenlenir.
İyi ve etkili konuşma pek çok sorunun çözümünde ilk basamaktır. Bu nedenle duyma ve konuşma zorluğu çeken kişiler, görme zorluğu çekenlere göre çevre ile iletişim kurmada daha fazla zorlanırlar. İşitme cihazları ve koklear implantlar, işitme sorunlarına karşı yaygın olarak kullanılmaktadır. İşitme cihazları sesin şiddetini arttırır. Koklear implantlar ise sesleri, kodlanmış elektriksel uyarılara çevirerek işitme sinirini uyarır.
İşitme kaybı (sağırlık) insanlarda en sık görülen duyusal kusurdur. Çevresel faktörlerden veya işitme organlarındaki çeşitli bozukluklardan kaynaklanan nedenler sağırlığa sebep olabilir. Sağırlık, genellikle sinirsel sağırlık ve iletim tipi sağırlık olarak ikiye ayrılır. Sinirsel sağırlık; işitme siniri, kohlea veya kulaktan merkezî sinir sistemine giden devrelerde görülen bozukluktan kaynaklanır. İletim tipi sağırlık ise kohleaya sesi ileten fiziksel yapılardaki bozukluğun bir sonucu olarak ortaya çıkar. Her iki tip sağırlık da kalıcı olabilir.
Günlük yaşamdan örnek verilecek olursa fısıltı ile konuşma 20-25 dB, normal şiddette konuşma 55-60 dB, yüksek sesle konuşma 70-75 dB, trafik gürültüsü 90-95 dB, jet motor gürültüsü 120-140 dB düzeyindedir. İnsan kulağı 20-20.000 hertz arasında 0-120 dB şiddet düzeylerindeki sesi algılayabilecek yetenektedir. Bu işitme yeteneği yaş ilerledikçe yüksek frekanslardan başlayarak azalır. ASHA (American Speech and Hearing Association) kriterlerine göre belirlenen işitme kaybı dereceleri şöyledir: 0- 15 dB HL, normal işitme 16-40 dB HL, çok hafif derecede işitme kaybı 41-55 dB HL, hafif derecede işitme kaybı 56-70 dB HL, orta derecede işitme kaybı 71-90 dB HL, ileri derecede işitme kaybı 91 dB HL ve üstü çok ileri derecede işitme kaybı olarak belirlenmiştir. (Kaynak: https://sbu.saglik.gov.tr/Ekutuphane/ki- taplar/a%C3%A7sap3.pdf)

İşitme bozukluklarının doğasını belirlemek için odyometre kullanılır (Görsel 1.38). Odyometre düşük frekanslardan yüksek frekanslara kadar, saf tonlar üretebilen osilatöre bağlanmış bir kulaklıktır.
Kulak sağlığının korunması için kulak temiz tutulmalı ve soğuktan korunmalı, kulağa dıştan gelebilecek darbelere karşı dikkatli olunmalıdır. Yüksek basınçlı ortamlarda ağız hafifçe aralık tutularak kulak zarının basınçtan etkilenmesi önlenmelidir. Ses şiddetinin yüksek olduğu kapalı ve kalabalık ortamlarda uzun süre kalınmamalıdır.