Kapitalist Avrupa’nın Sömürgeciliği

Sömürgecilik, eski çağlardan modern zamanlara gelene kadar farklı şekillerde uygulanmıştır. Günümüzde de devam eden sö­mürgecilik, XV. yüzyılın sonlarından itibaren sistemli bir şekilde uygulanmaya başlanmıştır. Coğrafi Keşifler’le Amerika kıtası gibi yeni topraklara ulaşan Avrupalılar, bu toprakları kısa zamanda is­tila etmiştir.

Keşfedilen bölgelerdeki yerli halklar katliama maruz kalmış ve kültür varlıkları tamamen tahrip edilmiştir. Buralarda kurulan sömürgelerde, ihtiyaç duyulan işgücünü karşılamak için milyonlarca Afrikalı köleleştirilmiştir. Kapitalizmin işgücü ihtiyacı, köle ticaretini ortaya çıkarmış ve Afrika’nın hür insanları Avrupa­lılar tarafından ticari bir mal hâline getirilerek kıtalar arası köle pazarlarında satılmıştır.

İngilizler, Hollandalılar ve Fransızlar; Sanayi Devrimi’nin etkisiyle sömürgeciliğe farklı bir boyut kazandırmıştır. Bu ülkelerin kapitalist uygulamalarla ucuz ve fazla mal üretimi, dünya tica­ret dengesini değiştirmiştir. Bu durum Avrupa’da hammadde ve pazar sorununu ortaya çıkarmış aynı zamanda Avrupa ülkelerini yeni pazarlar aramak zorunda bırakmıştır.

Sömürgelerindeki pamuk, yün, kauçuk, buğday ve et gibi hammaddeleri ülkelerine taşıyan Avrupalılar; demiryolu malzemesi ve tekstil ürünleri gibi işlenmiş mamulleri ise bu bölgelerde pazarlamıştır. Bu sayede uluslararası pazarlar denetim altında tutulmuş ve ticaret Avrupa’nın lehine işlemiştir.

Sömürgeleştirilen toprakların giderek genişlemesi, rekabetin da­ha da artmasına ve Avrupalıların önlemler almaya başlamasına sebep olmuştur. Ucuz hammadde teminine ve işlenmiş malların ihracına önem veren Avrupalılar, kendi pazarlarını yüksek gümrük vergileriyle korumuştur.

Avrupa uyguladığı kapitalist politikalar gereği; İran, Çin ve Os­manlı Devleti gibi ülkelerin madenlerini ve tarım alanlarını iş­letmiş ayrıca buralarda liman ve demiryolu inşa etme haklarını alarak sömürgecilik politikalarını uygulamıştır. Avrupalılar yol ve demiryolu inşasında yerli halkları zorla çalıştırarak ülkenin insan kaynağını da kullanmıştır.

Demiryolu yapımı (Gravür)
Demiryolu yapımı (Gravür)

BİLİYOR MUSUNUZ?

Çin; sömürgecilik politikaları sonucunda, Avrupalı devletler tarafından XIX. yüzyıl ortalarında bölüşülmüştür. Kâğıt üzerin­de bağımsız bir devlet olarak görünen Çin’in gümrük hakları da dâhil olmak üzere tüm zenginlikleri sömürgeci devletler tarafından ele geçirilmiştir.

Küresel kapitalizm, Avrupa’da aşırı sermaye birikimi meydana getirmiş, İngiliz ve Fransız yatırımcılar, fazla paralarını Osmanlı Devleti gibi ülkelere borç vererek değerlendirmiştir. Böylece Avrupalı devletler, borçlandırdığı ülke­ler üzerinde ekonomik nüfuz elde ederek hem ürettikleri malları hem de nakdî sermayelerini değerlendirmiştir.

Sanayi Devrimi’nin sağladığı teknik üstünlükle dünyaya egemen olan Avrupalılar, sadece eko­nomik sömürüyle yetinmemiştir. Kendi uygarlık­larının üstünlüğüne inanan Avrupalı devletler, bu üstünlüğü dünyanın geri kalanına da yayma amacıyla asimilasyon hareketine başlamıştır. Önce misyonerler vasıtasıyla Hristiyanlığı dünyaya yaymaya çalışan Avrupalılar, ardından ticaret ve diplomasi alanında kendi dille­rini zorunlu hâle getirerek yerli halkların dillerini asimile etmiştir.

Misyonerlik faaliyetleri
Misyonerlik faaliyetleri

Balta Limanı ve sonrasında yapılan ticaret antlaşmaları ile Osmanlı Devleti hem Batı’nın pazarı hâline gelmiş hem de Avrupalıların sermayesini değerlendirdiği bir ülke olmuştur. Osmanlı toprakla­rına giren yabancı sermaye, Osmanlı Devleti’nin gelişimine katkı sağlamayı amaçlamamıştır.

Yabancı sermayenin amacı Osmanlı Devleti’nin kaynaklarını ele geçirmek olmuştur. Ayrıca yabancı sermaye sahipleri Osmanlı Devleti’nde Avrupa ülkelerine rakip olabilecek fabrikalar kurmaktan da kaçınmıştır. Osmanlı’nın iç pazarlarına nüfuz etmek isteyen Avrupalılar, bunun önünde en büyük engel olarak ulaşım yetersizliğini görmüştür.

Bu nedenle başta İngiltere olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri iç pazarlara mal taşımak için demiryolu ağının kurulması üzerinde durmuştur. Böylece yabancı mallar iç pazara ucuz fiyatla ve kolayca taşınmış, o bölgelerin hammadde ve tarım ürünleri de Avrupa’ya nakledilmiştir. Bu amaçla İngilizler, İzmir-Aydın demiryolunu inşa etmiştir. Yine aynı amaçla Almanlar da Bağdat-Basra üzerinden demiryoluyla tüm Doğu’ya açılmayı düşünmüştür.

Demiryollarının mal taşımada kullanılması
Demiryollarının mal taşımada kullanılması

Yorum yapın