Bilişim Etiği – Bilişim Nedir? Bilişim Etiği Nasıl Olmalıdır?

Ülkemizde ve dünyanın büyük bir kısmında televizyon ve bilgisayar olmayan ev, cep telefonu kullanmayan birey neredeyse kalmadı. Yaşanan yöndeşme sayesinde farklı işlevler tek bir cihazda, örneğin cep telefonunda bir araya getiriliyor.

Genel Ağ erişimli 3. nesil (3G) cep telefonları ve Genel Ağ (internet), etkileşimli bir dünya inşa etmeye başladı bile. Yeni kitle iletişim araçları sayesinde vatandaşlar, sadece çevrelerindeki insanlarla değil, dünyanın öbür ucundaki insanlarla iletişim kurabiliyor. İnsanlar artık elektronik ortamda gazete, dergi ve kitap okuyabiliyorlar. Kitap yayınlayıp haber üretebiliyorlar.

İnsanlar izledikleri programla ilgili görüşlerini anında karşı tarafa iletip geri bildirim alabiliyorlar. Genel Ağ yoluyla birçok vatandaşlık görevini oturdukları yerden gerçekleştirebiliyorlar. Anlık ve ücretsiz mesajlaşma ve çoklu içerik paylaşımına imkân sunan sosyal medya ağlarını kullanarak gruplar oluşturulabiliyorlar.

Sosyal medyayı kullanıp örgütlenebiliyor, gündem oluşturabiliyor, harekete geçebiliyorlar. Tüm bunların bireylerin toplumsal katılımını artırdığı, demokratik ortamların güçlenmesini sağladığı açıktır. Fakat tüm kullanıcıların dikkatli olmaları gereken çok önemli noktalar var.

bilişim etiği

Yandaki görselde “Eve’nin Kablosuzu” adlı 1922 yapımı sessiz filmden bir sahne yer almaktadır. Sahne “sokakta iki kadın kablosuz telefon kullanıyor” izleni­mi vermekte fakat gerçek öyle değil: Kadınlar, ellerin­deki şemsiyeyi, kutu içindeki kristal radyoyu dinleye­bilmek için anten olarak kullanıyorlar.

Herkes, 1920’li yıllardan 2000’li yılların net görü­lemeyeceği konusunda hemfikir olsa da günümüzde durumun çok farklı olduğu kesin. Yarınki teknolojik gelişmelerin önündeki tek engelin hayal gücü olduğu söyleniyor. Süreyi kısaltan iletişim teknolojilerini kul­lanma koşulları giderek ciddi bir sorun hâline geliyor.

Siber suçlarla ilgili çoktan temelleri atılmış olan bilişim etiği ve bilişim hukuku, kitle iletişim araçlarını nasıl kullanacağımızı söylüyor. Bir bakıma elektronik cihaz kullanma kılavuzu bunlar.

MİNİ SÖZLÜK

Bilişim: İnsanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin, özellikle elektronik makineler aracılığıyla, düzenli ve ussal biçimde işlenmesi bilimi. Bilgi olgusunu, bilgi saklama, erişim dizgeleri, bilginin işlenmesi, aktarılması ve kullanılması yöntemlerini, toplum ve insanlık yararı gözeterek inceleyen uygulamalı bilim dalı.

Disiplinler arası özellik taşıyan bir öğretim ve hizmet kesimi olan bilişim, bilgisayar da dâhil olmak üzere, bilişim ve bilgi erişim dizgelerinde kullanılan türlü araçların tasarlanması, geliştirilmesi ve üretilmesiyle ilgili konuları da kapsar.

Yöndeşme: Yakın zamana kadar tatilde fotoğraf çekmek için fotoğraf makinesi Genel Ağ’da gezinmek için bilgisayar, arkadaşlarımızı aramak için cep telefonu, müzik dinlemek için kasetçalar kullanırdık. Artık boyutları küçülmüş cep telefonları ile bunların hepsi yapılabiliyor. Bu tür farklı işlevlerin tek bir cihazda toplanmasına yöndeşme denilmektedir.

Siber suç: Telefon yoluyla veya Genel Ağ ortamında işlenen suçlar.

Uydu teknolojisi, kitle iletişim araçları (“Bilişim teknolojileri” de denilmektedir.) ve dünyayı saran Genel Ağ bir arada kullanılmaya başlandığından beri, mesafeler hızla azalmakta, dünya, herkesin her şeyden haberdar olduğu bir köye dönüşmektedir.

Bireyler böylece; okuma, izleme, değerlendirme, bilgi iletme, görüş bildirme, sorunu açığa çıkarma, farkındalık uyandırma, gündem oluşturma, bağış­ta bulunma, yetkilileri harekete geçirme, hak ve özgürlük ihlallerini görünür kılma gibi bir dizi aktif vatandaşlık davranışları sergilemeye başlıyorlar. Oturdukları yerden dünyanın uzak bölgelerindeki olaylara müdahil oluyor, bir bakıma küresel vatandaş gibi davranıyorlar. Bu olgu, dijital vatandaşlık diye adlandırılıyor.

Dijital vatandaşların da uyması zorunlu yasalar, dikkat etmesi ge­reken ahlaki sorumluluklar (etik ilkeler) elbette var. Dijital eylemler­den bazılarını yasalar açıkça suç olarak tanımlamakta, gerektiğinde bu suçlar tespit edilip bu suçlarla ilgili cezai işlem uygulanmaktadır.

Dijital ortamdaki bazı içeriklerin de bilgi kirliliği (dezenformasyon) yapıcı, insanları yanıltıcı (manipülasyon), edepsiz, kaba, tehditkâr ve başkalarının kişilik haklarını ihlal edici nitelikte olduğu görülmektedir.

bilişim etiği genel ağ

Genel Ağ’da attığımız her adım, yok edile­mez biçimde iz bırakmaktadır. Bilişim uzmanla­rı, savcılığın talebi üzerine sahte isimle de olsa suçun hangi cihazdan işlendiğini tespit edebil­mektedir. Bu durum, Genel Ağ özgürlüğünün keyfîlik olmadığı şeklinde yorumlanmaktadır (Görsel: www.footage.shutterstock.com, dü­zenlenmiştir.).

Yorum yapın