Eski Yunan’da resim sanatı, Arkaik , Klasik ve Helenistik olmak üzere üç döneme ayrılarak incelenmekte olup vazolar üzerine çizilen resimler üzerinden gelişme göstermiştir. Siyah ve kırmızı rengin bolca kullanıldığı söz konusu bu resimlerde, çizgi ve ritim çok önemli bir yer tutar. Heykel sanatında hakim olan ölçü, denge, simetri, anatomik çabalar ve detaylara gösterilen özen vazo resimlerine uygulanmamıştır.
Arkaik Dönem vazoları geometrik, siyah ve kırmızı figürlü vazolar olmak üzere üç grupta incelenmektedir. Geometrik vazolar en çok Atina’da görülmüş olup bu vazoların üzeri siyah boya ile yatay frizler veya dikey hatlarla sınırlandırılmış dikdörtgen satıhlarla kaplanmıştır. Bunların içine geometrik motifler ya da figürler oturtulmuştur. Cenaze törenleri ve araba yarışları da resimlere konu olmuştur.

Siyah figürlü vazolarda kırmızı satıh üzerine, siyah bir boyayla siluetler yapılmıştır. Figürlerin iç ayrıntıları kazılarak belli edilmiştir. Vazoyu yapanın ve boyayanın imzaları vazo üzerinde yer alır. Kırmızı figürlü vazolarda, siyah zemin üzerine kırmızı figürler bezenmiştir. Figürlerin iç ayrıntıları fırçayla yapılmış siyah hatlarla gösterilmiştir.

Klasik Dönem’deki vazo resimleri üzerlerindeki şekillerin zarifliği ve çeşitliliği, inceliği, kompozisyonlarının zenginlik ve uyumuyla dikkat çekmektedir. Bu dönemde yapılan Yunan vazoları Akdeniz dünyasına yayılmışsa da Roma işgaliyle tamamen ortadan kalkmıştır.
Helenistik Dönem’de Büyük İskender’in portreleri, dönemin büyük savaşları tablolar hâlinde resmedilmiştir. İskender Mozayiği ve İssos Savaşı’nda İskender ile Dareios’un (Daryus) karşılaşmasını anlatan mozaik resim Helenistik Dönem’in en önemli eserleridir.
